Cumhuriyet tarihinin en yıkıcı sarsıntısının üzerinden bugün tam iki ay geçti. Kahramanmaraş merkezli zelzelelerde 11 vilayette 50 binden fazla yurttaş hayatını yitirdi, binlerce yurttaş hâlâ kayıp ya da kimsesizler mezarlığında yatıyor. On binler evsiz kaldı. Enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken depremzedelerin gereksinimlerine ait sıkıntılar hâlâ çözülmedi.
6 Şubat’ta, saat 4.17’de meydana gelen Kahramanmaraş Pazarcık merkezli zelzelenin şiddeti 7,7 oldu. 11 ilin etkilendiği zelzelede en ağır yıkım Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay, Malatya’da yaşandı. İçişleri Bakanlığı sabah 5.30’da milletlerarası yardım manasına da gelen 4’üncü düzey alarm verdi. Hava aydınlanmaya başladığında enkaz altından yardım çığlıkları yükselirken arama kurtarma çalışmaları şimdi başlatılmadı. Kurtulanlar enkazda kalan yakınlarını çıkarmak için kendi imkânlarıyla çalışmaya başladı. 13.24’te Kahramanmaraş Elbistan 7.6 ile sallandı.
YARDIM YERİNE HELALLİK
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP’li belediyelerin idaresinde olan Hatay, Adana dışında öteki depremzede vilayetlere taziye açıklaması yaptı. Günler geçmesine karşın enkazlara ulaşılamadı. Hatay’da İskenderun Limanı’nda çıkan yangın 3 gün sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi itfaiye grupları tarafından söndürüldü. Hatay’da fay çizgisi üzerine yapılan havalimanın pistinde meydana gelen kırık, Ankara Büyükşehir Belediyesi takımları tarafından onarıldı. CHP’li büyükşehir belediyeleri besin ve ısınma gereksinimlerini karşılayacak yardım tırlarını ikinci günün sabahı zelzele bölgesine ulaştırdı. Bu sırada AFAD ve Kızılay gruplarının depremzedelere ulaşamaması reaksiyon topladı. Erdoğan Adıyaman ve Hatay’da yaptığı konuşmada yardımlarda geciktiklerini kabul ederek yurttaşlardan helallik istedi.
ÇADIR VE BESİN SATTILAR
Kızılay, zelzelede yetersizliğiyle dikkat çekti. Cumhuriyet müellifi Murat Ağırel’in Kızılay’ın bir öbür yardım kuruluşu Ahbap’a çadır sattığını ortaya çıkarması ise gündemi sarstı. Kızılay’ın konserve üzere besin yardımlarını da sattığı ortaya çıktı.
Enkazdan sağ çıkan lakin bir türlü bulunamayan çocuklarla ilgili çeşitli argümanlar gündeme geldi. Cumhuriyet, Adıyaman’da çocukların beyaz bir otomobille kaçırıldığı savlarını gündeme getirdi. Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı beyaz otomobil tezlerini duyduklarını lakin teyit edemediklerini belirtti. Yeniden Bakanlık 1000’e yakın kayıp çocukla ilgili yaptığı açıklamada “Çocukların sıhhat kuruluşlarında olduğunu varsayıyoruz” dedi.
Cumhuriyet, bilhassa Kahramanmaraş’ta Menzil cemaatine bağlı Beşir Derneği’nin depremzedeleri “ölmeden evvel tövbe etmeye davet ettiği” manzaraları gündeme getirdi. Menzil cemaatinin inşa ettiği Buhara Evleri’nde binlerce depremzede çocuk ve ailesinin ağırlandığı da gündeme gelen değerli başlıklardan oldu.
Depremde kamu binaları, lüks siteler ve oteller binlerce bireye mezar oldu. Yaptığı siteler çöken Kızılay Adıyaman Şube Lideri Mehmet Murat Bulut’un da ortalarında bulunduğu 327 müteahhit tutuklandı.
SELDE DE KORUYAMADILAR
Depremden yaklaşık bir buçuk ay sonra Şanlıurfa’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da övünçle bahsettiği Abide Köprülü Kavşağı’nın tüneli sular altında kaldı. Şanlıurfa’da 16, Adıyaman’da ise 2 kişi ömrünü yitirdi. Şanlıurfa’da sel felaketinde suyun tahliye süreçlerini ise etraf belediyeler üstlendi.
200 TL HARÇLIK DAĞITTI, DÜZMECE MERASİMDE BETONU ÖVDÜ
Deprem bölgesinde Erdoğan yanına yaklaşmaya çalışan depremzedelere 200 lira “harçlık” verdi. Erdoğan’ın bir çocuğun ebeveynine “Parayı tanıyor bu” halinde latife yapması, bir diğer depremzedeyi ise para dağıtırken azarlaması dikkat çekti. Erdoğan Hatay’da devlet hastanesi açılış merasimine katıldı. Merasim sırasında dev ekranlardan çimento dökme anı gösterilirken Erdoğan dökülen betonu övdü. Atılan betonun göstermelik olarak boş bir alana döküldüğü ortaya çıktı. Yıkıma uğrayan kentlerin tekrar inşası için yapılan ihaleler AKP’li tanıdık isimlere verildi. Milyarlarca liralık ihaleleri iktidar mensupları kendi ortasında paylaştı.
ENKAZDAN ÇIKAN, MOLOZ ALTINDA KALDI
Hatay Samandağ yıkımın şiddetli yaşandığı yerlerden oldu. Binaların kıymetli kısmı yıkıldı. Kaldırılan enkaz ise civar köylere döküldü. Uzunbağ köyünde demir enkazdan ayrıldı, çıkan molozlar Manastır deresine döküldü. Uygulamaya karşı çıkan halk Valilik kararıyla engellendi. Jandarmayla karşı karşıya kalan depremzedeler yerlerde sürüklenip gözaltına alındı. Yeni Mahalle’de ise enkazın çadır kentin yanına dökülmesi reaksiyon çekti. Yurttaşlar makus koku yayıldığını ve insan uzuvları gördüklerini belirtti.
Uzmanlar enkazdan çıkan asbestin akciğer kanseri yapabileceğini ve bunun yanı sıra tarım bölgesi olan Samandağ’da toprağın zehirlendiğini söz etti.
Hatay Samandağ’da çadır yardımı bulamayan binlerce yurttaş biber, domates ya da muz ürettikleri seraları bozarak barınma alanına çevirdi. Seralarda onlarca kişi bir ortada hayat gayreti vermek zorunda. Hastaların da bulunduğu seralarda yurttaşlar tarım ilaçlarından da olumsuz istikamette etkileniyor.
