Türkiye’nin mukadderatının belirleneceği seçimlere az bir vakit kaldı. 14 Mayıs seçimlerine katılacak siyasi partiler, son olarak milletvekili aday listelerini tamamladı.
Partiler, aday listelerine son formunu vererek Yüksek Seçim Heyeti’ne (YSK) bildirdi. Yöneylem Genel Koordinatörü Derya Kömürcü, MHP’nin ortak listeye yanaşmamasının AKP’nin oylarında gerilemeye yol açabileceğini söyledi.
Kömürcü, toplumsal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarda Cumhur İttifakı’nın 14 Mayıs seçimlerinde çıkaracağı vekil sayısını yorumladı.
CUMHUR’A VEKİL KAYBETTİREBİLİR
Ayrı listelerin Cumhur İttifakı’na milletvekili kaybettireceğini söyleyen Kömürcü, “Listelerin seçim sonucuna tesir edecek en değerli gelişmesi AKP ile MHP’nin farklı listeler vermiş olması. Ortak listeye yönelmemiş olmaları Cumhur İttifakı’na çıkarabileceğinden 15-20 vekil daha az çıkarttıracak üzere görünüyor” dedi.
1) Listelerin seçim sonucuna etki edecek en önemli gelişmesi AKP ile MHP’nin ayrı listeler vermiş olması. Ortak listeye yönelmemiş olmaları Cumhur İttifakı'na çıkarabileceğinden 15-20 vekil daha az çıkarttıracak gibi görünüyor.
— Derya Kömürcü (@derya__komurcu) April 10, 2023
Kömürcü’nün paylaşımları şu formda:
* 14 Mayıs seçimlerine giderken milletvekilliği listelerinin de netleşmesiyle birlikte bir belirsizlik daha ortadan kalktı. Listelerin çağrıştırdıklarına dair görüşlerimi kısa kısa tabir etmeye çalışayım:
1) Listelerin seçim sonucuna tesir edecek en değerli gelişmesi AKP ile MHP’nin farklı listeler vermiş olması. Ortak listeye yönelmemiş olmaları Cumhur İttifakı’na çıkarabileceğinden 15-20 vekil daha az çıkarttıracak üzere görünüyor.
2) Dahası AKP oyları içinde ölçtüğümüz 1-2 puanlık seçmenin MHP’ye yönelmesi, AKP’nin oy oranının gerilemesine yol açarken çıkarılacak vekil sayısında da ekstra bir gerilemeye yol açabilir. MHP’ye kayış olabilecek vilayetlerde AKP’nin son vekili kazanma avantajı azalmış oluyor.
3) Cumhur İttifakı’nın liste stratejisi milletvekilliği sayısını azamiye çıkarma değil, CB seçiminde bir oy fazla alabilme stratejisi oldu. Yalnızca DSP ve HÜDAPAR ortak listede yer aldı. Yine Refah ve BBP başka kaldı. Yani bu iki parti esasen CB seçiminde oy getirecek.
4) CB seçiminde kazanılacak “üç-beş oy için vekillik satılan” bir siyaset ortamı oluştu. Bunun nedeni tüm gücün %50+1’i alan cumhurbaşkanında toplanmasını sağlayan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi. Listeler, muhalefetin en değerli vaadinin ne kadar gerçekçi olduğunu gösterdi.
5) Bu tek adam rejimi sonlanmadığı ve parlamenter sisteme dönülmediği sürece ucube sistemin ucube ittifakları ve listeleri seçmenin önüne konmaya devam edecek.
6) Bu sistem devam ettiği sürece kerameti kendinden menkul partiler geleceğimiz hakkında kelam söyleme hakkını bulabilecek. Yaşlı erkeklerin kendi egolarını tatmin edip “olur da bir vekillik yakalar mıyım” kanısıyla açık tuttuğu partilere bulunmaz Hint kumaşı muamelesi yapılacak
7) İktidar açısından bir öbür kıymetli gelişme, Erdoğan’ın nihayet Süleyman Soylu’yu misyondan alacak formülü bulabilmiş olmasıdır. Soylu’nun milletvekilli adaylığının gerçek hayattaki karşılığı misyondan almadır.
8) Milletvekili adayı olarak gösterilen bakanların adaylık yer ve sıralamaları göz önünde bulundurulduğunda oyları maksimize etmekten çok “eski” bakanlara dokunulmazlık kazandırmanın hedeflendiğine dair bir görüş kamuoyunda pekişiyor.
9) Listeler incelendiğinde siyasete bayan iştirakinin hala çok sonlu tutulduğu görülüyor. “Bu seçim o seçim değil” münasebetinin burada da kullanılacağı görülüyor. Bu seçim pekala o seçim olabilirdi. Türkiye değişime hamileyse bu, bayanlar olmadan gerçekleştirilemez.
10) Artık ülke barajının manası kalmadı. Barajın ivedilikle sıfırlanması, siyasi katlımın önündeki tüm pürüzlerin kaldırılması gerekiyor. 12 Eylül’ün uzantısı bu sistemin sonucu, ucube listeler, haysiyetsiz ittifaklar, sıfır ideolojik tartışma, gereksiz bir politik doğruculuk oluyor.
