Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, bugün partisinin genel merkezinde gündeme ait açıklamalar yaptı.
Karamollaoğlu’nun açıklamaları şöyle:
“Geçtiğimiz hafta çok değerli toplantılar gerçekleştirdik ve çok kıymetli kararlar aldık. Yüksek İstişare Şuramız, Genel Yönetim Heyetimiz, Vilayet Liderleri Toplantılarımız gerçekleştirildi. Bu toplantılar sonucunda de Saadet Partimizin 8. Olağan Büyük Kongresini 30 Ekim Pazar günü geniş bir iştirakle gerçekleştirme kararını aldık. İnanıyoruz ki bu yeni devirde iktidarı güçlü bir aktörü olacak olan partimiz bu kongre ile çok daha güçlü bir tutum ortaya sergileyecektir.
‘BEN BU İŞİ BAŞARAMADIM’ DEYİP TABİATIYLA ÇEKİP GİTMELİ:
YOKSULLUK HUDUT MİNİMUM FİYATIN 4 KATI, UTANÇ VERİCİ BİR TABLO: Türkiye İktisat Modeli diye isimlendirdikleri bu ucube model ile bakın hoş ülkemiz hangi noktaya getirildi? TÜİK’in açıkladığı son bilgilere nazaran yıllık enflasyon yüzde 83,4’ü yakaladı. Bağımsız araştırma kümelerinin ortaya koyduğu sayılara nazaran ise daha vahim bir tabloyla karşı karşıyayız. Enflasyon yüzde 186,71’i buldu. Bu oranda G20 ülkeleri içinde iflas etmiş Arjantin’in bile gerisindeyiz. En yüksek enflasyona sahip ülke olarak 1998’den bu ya da bu oranların hızla artışına şahit olduk. Tam bir sene evvel 5 Ekim 2021 tarihinde 8 lira 85 kuruş olan bir doları tam bir yılda 19 liraya çıkarmayı başardılar. 2021 Eylül ayı sonu itibariyle 7,30 TL olan mazotun litresi Eylül 2022 sonu itibariyle 23,23 TL’ye çıktı. Bu sayıları dün belirlerken bugün sabaha karşı bir yeni artırımın geleceği haberi de alındı. 2021 yılı eylül ayında 152 lira olan 12 kiloluk bir mutfak tüpünün fiyatı Eylül 2022 itibariyle 316 liraya çıktı. Daima yüzde yüzün üstünde bir artış var. 2021 yılı eylül ayı itibariyle Ankara’da metreküpü 2,32 TL olan doğalgaz 2022 Eylül itibariyle de 5, 69 TL’ye yükseldi. Et, süt, yağ, şeker, un üzere mutfağın zarurî gereksinimlerinden bir kısmına da dar ve orta gelirli vatandaşlarımız artık ulaşamaz oldular. 4 bireyli bir ailenin açlık sonu 7 bin 250 liraya yükseldi. Bu sayı minimum fiyattan bin 750 lira daha fazla. Utanç verici bir tablo, yoksulluk hudut taban fiyatın 4 katını arttı, 23 bin 600 liraya yükseldi. Amaç yoksulluk hududunda bir fiyatın genel kabul görmesi olmalı.
ENKAZI ORTADAN KALDIRMA VAKTİ GELDİ: Artık yeni bir başlangıç yapma ve 20 yılın sonunda geride bırakılan bu enkazı süratle ortadan kaldırma vaktinin geldiğini görüyoruz. Bundan ötürü ekonomik yıkıma son verecek olan bizler olacağız. Maddi ve manevi kalkınma atılımını elbirliği ile başlatacağız. Şahsiyetli bir dış siyasetin, güçlü ve öncü bir Türkiye’nin teminatı da bizler olacağız. Kazanımlarımızın, temel hak ve özgürlüklerimizin teminatı ve bunları daha da ileriye taşıyacak olan bizler olacağız. TBMM başta olmak üzere, tüm kurumlarımızı ehliyet ve liyakat temeliyle tekrar işler hale getirecek olan tekrar bizleriz. Toplumsal kutuplaşmaya son vererek, 85 milyon insanımızın huzur, itimat, sistem ve kar bulacağı ‘Yaşanabilir ve Tekrar büyük Türkiye’yi daima birlikte inşa etmekte kararlıyız.”
ORTAK ADAY SEÇİM TARİHİNDEN SONRA: Bir basın mensubunun 6’lı Masa’nın ortak adayı ile ilgili soruya Karamollaoğlu, “Cumhurbaşkanı adayı seçim tarihi belirlendikten sonra çabucak 6’lı masa önderleri bir ortaya gelip belirlenecek. Kim olacak, şu anda bir şey söyleme imkanına sahip değiliz. İsimler üzerinde durmayı hakikat bulmuyorum” dedi.
“BU KENDİLERİNİN SONUNU GETİRİR, GEÇMİŞTE DE BU TÜRLÜ OLMUŞTUR”
Karamollaoğlu, dün TBMM’de birinci iki unsuru geçen “sansür yasası” ile ilgili soruya da şu cevabı verdi:
“Bu hepimizi üzüyor, iktidara gelirken fikir, inanç hürriyetini ön plandan tutan bir iktidar artık pillerinin bittiğini gördükten sonra yanlışlarının, yanlışlarının gündeme gelmesini istemiyorlar. Bir malın fiyatı 100’den 900’e çıktıysa neden bu söylenmeyecek? Bunu söylediğiniz vakit halkı iktidara karşı kışkırtıyorsunuz, yok ya siz beceremiyorsunuz. Bu kanunun ismini beceriksizliği örtme kanunu diye tasnif ederseniz anlarım. Fikir, niyet hürriyetini kısıtlamaya yönelik olan bu kanunu milletin moralini bozmamak için yapıyoruz demek yalnızca birilerini kandırmaya müteveccih bir söz olur. Bu arkadaşların bu noktaya gelmiş olmalarından ötürü üzgünüm. İktidar hırsı gözlerini boyamış bunun diğer bir izahı yok ancak bu kendilerini sonunu getirir, geçmişte de bu türlü olmuştur.”
