Türkiye Personel Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, Amasra’daki maden faciasında yaralanan, fakat İstanbul’da kaldırıldığı hastanede ömrünü yitiren Taner Şen’in Amasra’daki cenaze merasimine katıldı.
Kadıgil, cenaze merasiminin arından Amasra’daki Madenci Anıtı önünde; “Başta Güç Bakanı olmak üzere TTK Genel Müdürü, ilgili tüm genel müdür yardımcıları ve elbette bu liyakatsizliği kural diye bize dayatan sonuna da 42 personelimizin canına mal olan saray rejimi, yargılanana kadar bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz. Yargılanacaksınız, yargılanacaksınız, yargılanacaksınız! Soma’da olduğu üzere bir canın hesabını 8 günle veremeyeceksiniz” dedi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Kuruluş Müdürlüğü’ne ilişkin maden ocağında 14 Ekim’de meydana gelen faciada yaralanan Taner Şen, tedavi altına alındığı İstanbul Çam ve Sakura Kent Hastanesi’nde, dün ömrünü yitirdi.
Kadıgil ve TİP heyeti, Madenci Anıtı’nda 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’ndan bugüne devam eden nöbete katıldı. Nöbette, meşaleyi Kadıgil yaktı ve anıtta yer alan deftere niyetlerini yazdı.
“SOMA’DA OLDUĞU ÜZERE BİR CANIN HESABINI 8 GÜNLE VEREMEYECEKSİNİZ!”
Anıt önünde açıklamalarda bulunan Sera Kadıgil, şunları söyledi:
- Uzun müddet ağır yaralı halde hastaneden tedavi gördükten sonra dün hayatını kaybeden Taner Şen’in cenazesi için Amasra’ya geldik. Ardımda gördüğünüz Madenci Anıtı Amasra’nın. Üzerinde 101 tane isim var. 101 hayatını kaybetmiş insan var. Bunlardan 42 tanesi saray rejimi yüzünden geçtiğimiz 14 Ekim’de kaybettiğimiz kardeşlerimize ilişkin. Az evvel deftere yazdığımızı tekrarlayalım. Zira kolay bir gün olmadı. Sena’yı gördük bugün; hayatını kaybeden Şaban’ın eşi. 25 yaşında daha, ikiz çocuklarına gebe, altı ay içinde doğumu olacak. Çocuklarını beklerken kaybetmiş eşini. Ali abi ile tanıştık. Hayatını kaybeden öteki bir madencinin babası. Hepsinin tek bir talebi var: Burada yaşayan herkes, tüm beşerler bunun bir kaza değil, bunun bir baht planı değil, bunun bir katliam olduğunu iliklerine kadar hissediyorlar. Hiçbir rapora, bilgiye, mahkemeye muhtaçlıkları yok. Kaybettikleri canların ağzından dinlediler zira bunun bir katliam olduğunu.
- Biz de şunun kelamını yazdık az evvel deftere: Bir kuruluş müdür, bir işletme müdürüyle altından kalkabileceğiniz, yırtabileceğiniz bir mevzu yok ortada. Bütün eksper raporları ortada. İhmali olanlar ortada. Başta Güç Bakanı olmak üzere TTK Genel Müdürü, ilgili tüm genel müdür yardımcıları ve elbette bu liyakatsizliği kural diye bize dayatan sonuna da 42 çalışanımızın canına mal olan saray rejimi, yargılanana kadar bu davanın takipçisi olmaya devam edeceğiz. Yargılanacaksınız, yargılanacaksınız, yargılanacaksınız! Soma’da olduğu üzere bir canın hesabını 8 günle veremeyeceksiniz.
