Ekonomik kriz ve hayat pahalılığı karşısında yurttaş sıhhat hakkına erişimde zorluk yaşıyor. Giderek fakirleşen yurttaşlar özel hastane fiyatlarını karşılayamıyor, devlet hastanelerinden randevu bulamıyor. Artan kurla birlikte yükselen ilaç fiyatları da yoksulluk şartlarında yaşayan şahısların ilaçlara erişimini güçleştiriyor. Bilhassa çocuklar koruyucu-önleyici sıhhat hizmetleri ve gelişim takibinden gereğince faydalanamıyor.
Derin Yoksulluk Ağı’ndan Selen Yüksel, yoksulluk şartlarında yaşayanların hem teşhis hem de tedavi emelli hizmetlere erişmekte pürüzlerle karşılaştığını belirterek “Yoksulluk, şahısların temel hijyen gereçlerine, kâfi ve inançlı besine, pak içme suyuna, inançlı musluk suyuna, inançlı çevresel şartlara erişimlerini engelliyor. Bu durum hastalıklarla daha fazla karşı karşıya kalınmasına sebep oluyor. Araştırmalar; yoksulluğun, hem tüberküloz üzere bulaşıcı hastalıklara hem de diyabet, akciğer hastalıkları ve kanser üzere bulaşıcı olmayan hastalıklara karşı risk faktörü olduğunu gösteriyor. Artırımlar nedeniyle ilaca erişim de güçleşti. Hastalıkların gerektirdiği ek gereksinimlere erişim de hayli kısıtlı. Örneğin hasta bezi kullanan bir kişinin aylık bez masrafı 600-650 TL iken hasta bezi için yapılan SGK ödemesi 225 TL” dedi.
AMELİYAT SIRASI BEKLERKEN
Devlet hastanelerinde randevu bulmanın zorluklarına da değinen Yüksel, “Birçok şahıstan hastaneye gitmek için haftalarca bekledikleri ve bu sırada hastalıklarının ilerlediğini duyuyoruz. Safra kesesindeki kistler sebebiyle ameliyat olması gereken takip ettiğimiz bir hastanın, hastanede kendisi için yer açılmasını beklerken haftalarca riskli çadır şartlarında ameliyatı beklediğine şahit olduk” diye konuştu. Yüksel, yoksulluk şartları sebebiyle birçok çocuğun da sıhhat hakkına gereğince erişemediğine dikkat çekerek “Fiziksel pürüzü olan bir çocuğun kâfi gelişim malzemelerine ve kâfi özel eğitime ulaşamadığına; deri hastalığı yaşayan bir çocuğun kullanması gereken kremi devlet karşılamadığı ve ailesi de nizamlı olarak karşılayamadığı için uzun müddet iyileşemediğine; ağır bakımdan çıkan çocuklarının sağlıklı beslenmesi için gerekli mamaya erişemediğini gördük” dedi.
GELİŞİM BOZUKLUĞU ARTTI
Mersin Tabip Odası Lideri Nasır Nesanır da “Ekonomik kriz devrinde gerekli tedbirler alınmazsa kronik hastalığı olanlar, yaşlılar çocuklar ve hamileler daha olumsuz etkilenir. Bu periyotta çocuklarda “gelişim bozukluğu”, “öğrenim güçlüğü” artar. Yetersiz beslenen çocuklarda gelişim geriliğinin yanı sıra metabolik sendrom, avitaminozlar, demir yetersizliği anemisi, iyot yetersizliği hastalıkları görülür. Yurttaşları daha da fakirleştiren ve sıhhat hizmetlerine ulaşım konusunda mahzur oluşturan genel sıhhat sigortası sistemi terk edilerek tüm sıhhat hizmetleri kamu tarafından parasız karşılanmalıdır. Kent hastanelerine harcanan kaynaklara son verilip, birinci basamak sıhhat hizmetleri güçlendirilmeli” dedi.
