Ramazan ayında kâfi ve istikrarlı beslenmenin sürdürülebilmesi için günde en az 2 öğünün tamamlanmasının koşul olduğuna dikkat çeken Öğr. Gör. Hasret Demir, bilhassa sahur öğününün atlanmasının sıhhat açısından çok tehlikeli olduğunu belirtti.
Demir, “Öğün atlamak, açlık müddetinin en az 5 saat daha uzatılmasına neden olur. Bu da şekerinizin iftardan daha erken müddette düşmesine ve günlük hayatınızda yaşayacağınız birçok soruna neden olabilir” diyerek değerli ihtarlarda bulundu.
“SAHURDA ÇORBA, HAFİF SULU YEMEKLER YAHUT KAHVALTI TERCİH EDİN”
Geceleri metabolizma suratının düşmesinin bilakis, öğünlerin yağa dönüşme suratının arttığını hatırlatan Hasret Demir, bunun da kilo alımını hızlandırdığını söyledi.
Bu nedenle sahurun çorbalar, hafif sulu yemekler, salata türevleri, süt ve yoğurt eserlerinden oluşan öğünlerle yahut hafif kahvaltı ile tamamlanmasını vurgulayan Demir, sahurda, bilhassa çok tuzlu, yağlı yemeklerden ve hamur işlerinden uzak durulmasını tavsiye etti.
“İFTARDA ISE BÜYÜK PORSIYONLAR YERINE ARALIKLI KÜÇÜK PORSIYONLAR TÜKETILMELI”
Özlem Demir, iftar sofrasında ise çok yeme isteğine karşı gelerek tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra aralıklı ve her seferinde küçük porsiyonların tüketilmesinin kıymetine değindi ve “Özellikle iftarlarda yemekleri süratli yemekten kaçınmalı, yeterlice çiğneyerek ve yavaşça tüketilmeli. Yemeğe iftariyelik eserler ile başlanmalı ve akabinde çorba tercih edilmeli. Ana yemeğe ise en az 15 dakika bekledikten sonra başlanmalı” dedi.
İftar ve sahur ortasında sıvı muhtaçlığının karşılanması için en az 2 litre kadar su tüketilmesini öneren Demir, susama hissi olmasa bile bu müddet aralığında suyun yanında destekleyici ayran, süt, hoşaf, meyve suyu ve çayların büyük yararı olacağını kaydetti.
“KIZARTMA, HAMUR İŞLERİ VE PİRİNÇ PİLAVINDAN UZAK DURUN”
İftarda kızartmalardan, hamur işlerinden, kan şekerini süratli yükselten pirinç pilavı yahut patates üzere öğünlerden uzak durulmasını lisana getiren Demir, “Bunlar yerine kepekli yahut bulgurlu eserler tercih etmeli. İftar sonrası şerbetli tatlılar yerine şeker muhtaçlığını sütlü tatlı hatta meyve ile gidermek daha sağlıklı olur” görüşünü lisana getirdi.
“UZUN SÜREN AÇLIK İÇİN TABİPLERİNE DANIŞMALILAR”
Özlem Demir, diyabet hastalarını, gebeleri, emziren anneleri, geriatrik hastaları ve okul çağı çocuklarını sıhhatlerini etkileme riski olması sebebiyle uzun müddet aç kalma konusunda kesinlikle bir doktora ve diyetisyene istişareleri konusunda uyardı.
Bir hastalığı olmaması halinde bile sıhhati olumsuz etkilenen şahısların oruca orta vermelerini ve sıhhat durumu oruç tutmasına elverişli olmayan bireylerin de durumlarını düzgün değerlendirmeleri gerektiğini anlattı.
“İFTAR SONRASI HAFİF TEMPOLU SPOR YAPILABİLİR”
Oruçluyken gün içinde rastgele bir idman yapılmasını önermediklerini hatırlatan Demir, bununla birlikte haftada en fazla üç kez, iftar öğününü yedikten sonra 20-30 dakikayı geçmeyecek hafif tempolu spor yapılabileceğini söyledi.
Özellikle iftar sonrası yapılan yürüyüşlerin, bağırsak hareketlerini arttırarak kabızlığın oluşmasını da önleyeceğini ve gece rahat uyumaya yardımcı olacağını tabir eden Demir son olarak, “Normal beslenme sistemimizi değiştirdiğimiz bu ayda sağlıklı beslenmek bağışıklık sistemimizin güçlü kalmasını sağlayacaktır. Ramazan sonrası bayramda da tıpkı ihtarlara dikkat etmeli. Olağan tertibe bedeni alıştırarak ve yavaş yavaş geçmeliyiz” dedi.
