Sahurda protein içeriği yüksek olan yumurta ve peynirin sofralardan eksik edilmemesini isteyen Korkmaz, “İlk olarak sıhhat sorunu yaşamayıp oruç tutan insanlarda, beslenme yanlışlığı olduğunda kilo alımına çok yatkın olmaktadırlar. Ramazanda birinci olarak sahura kalkıyoruz katiyetle kalkmadan yatmak yahut hiç yemeden yatmıyoruz” dedi.
Korkmaz, şöyle konuştu:
- “Sahurda gözleme, börek, poğaça vb. tipi şeylerden çoklukla uzak duruyoruz. Bunların yerine protein içeriği yüksek olan yumurta ve peyniri sofradan eksik etmiyoruz. Yumurta ve tercih ettiğiniz peynir gün uzunluğu aç kalmanızın önüne geçecektir. Bunun yanında sahurda kesin ancak kesin bol salata hazırlıyoruz, vitamin ve mineral eksikliğinin ve gün uzunluğu susuz kalmamızın önüne geçecektir.
- Sahurda ise beyaz ekmek yerine tam buğday ekmeği tercih etmenizi öneriyorum. Bu sayede kan şekerimiz gün uzunluğu daha çok istikrarda kalacaktır. Şayet pide tercih edeceksek ve kilo sorunumuz varsa sade pide tercih edilmelidir bu sayede susamdan gelecek yağ alımının önüne geçeriz.”
“TATLI TERCİHLERİNİ SÜTLÜ OLARAK YAPMALIYIZ”
İftardan sahura kadar en az 2 litre su tüketilmesini isteyen Diyetisyen Sümeyye Korkmaz, şu kelamları kullandı:
- “İftara gelirsek; katiyetle hurma ve yahut su ile orucumuzu açıyoruz. Başlangıç olarak çok sıcak olmamak kaidesiyle çorbamızı içiyoruz, 5-10 dakika dinlenip öbür yemekleri yiyoruz. Bu sayede fazla güç alımının ve şişkinliğin önüne geçmiş oluruz. Ana yemekler olarak et ve/veya zerzevat yemekleri yiyebiliriz lakin yemeklerin suyunu tüketmemeye itina gösterelim bu biçimde daha az yağ almış oluruz. Küçük lokmalar halinde ve yeterlice çiğnemeye itina gösterelim yoksa hazımsızlık ve şişlik şikayetleri oluşabilir.
- Susuz kalan bedenimize suyun yerine konulması için iftardan sahura kadar geçen müddette en az 2 litre su içmeliyiz. İftar sonrasında yapılabiliyorsa 15-30 dakikalık yürüyüşler sizi rahatlatacak ve yük oluşumunun önüne geçecektir. Ramazan ayında birçok kişinin canı tatlı istemektedir. Tatlı tercihlerini sütlü tatlı olarak yapmalıyız. İftarla birlikte değil, orta öğün halinde olursa çok daha hoş ve istikrarlı olmuş olur. Ramazan ayında meyve ve zerzevat tüketiminde eksiklikler görülmektedir. Bu yüzden iftardan sahura kadar mutlaka orta öğünler yapmalıyız. Bu orta öğünlerde meyvelere, kuru yemişlere, süt ve süt eserlerine yer verebilirsiniz.”
