Polonya’nın Ankara Büyükelçiliğinde Polonya ile Çekya’nın Ankara büyükelçiliklerinin birlikte organize ettiği “Ukrayna’ya Karşı Rus Savaşı Konferansı” düzenlendi.
Polonya Dışişleri Bakanlığı Siyasi Yöneticisi Sobkow, Ukrayna halkının savaşta büyük bir yükün altında olduğunu söyleyerek “Yapmamız gereken birinci şey (Ukrayna’ya), ağır silahlar, ekipman, mühimmat göndermeye devam etmeliyiz, Ukraynalı birlikleri eğitmeliyiz” tabirini kullandı.
Rusya’ya yeni yaptırım paketlerinin devreye alınması gerektiğini vurgulayan Sobkow, bu kapsamda Rusya’nın bilgi teknolojilerine ve çağdaş teknolojilere erişiminin engellenmesi, Rus güç kaynaklarından kademeli halde uzaklaşılması gerektiğini söyledi.
Sobkow, “Rusya’ya silah sağlayan kişi ve şirketlere yaptırım üzerinde çalışmalıyız. Vize sınırlamalarını güçlendirmeliyiz” dedi.
“UZUN MÜDDETLİ BİR ÇATIŞMAYA HAZIRLIKLI OLMALIYIZ”
Bazı bireylerin, Rusya’nın nükleer silaha başvuracağı gerekçesiyle Ukrayna’ya silah sevkiyatının azaltılması argümanını savunduğunu aktaran Sobkow, “Bunu yapamayız. Ukrayna’nın muhtaçlığı olan silahları sevk etmeliyiz” diye konuştu.
Sobkow, Rusya’nın Ukrayna’da gayelerine ulaşamadığını lakin tekrar toparlanarak kendi potansiyelini ortaya koymaya çalışacağına işaret ederek “Uzun periyodik bir çatışmaya hazırlıklı olmalıyız” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRKİYE, NATO’DA KİLİT DEĞER SAHİP BİR PARTNER VE MÜTTEFİK”
Sobkow, Türkiye’nin Rusya-Ukrayna ortasındaki arabuluculuk rolüne değinerek, Türkiye’nin uğraşlarının tahıl koridoru, Ukraynalı mahkumların özgür bırakılması başta olmak üzere birçok somut adımla neticelendiğini belirtti.
“Türkiye’ye, Türk SİHA’larıyla hepimize yardım ettiği için çok teşekkür ederim. Bugünlerde çok meşhurlar, Ukrayna’da ve başka ülkelerde ünlüler” diyen Sobkow, Türkiye’nin bir halde Rusya ile çatışmaya girmeden Ukrayna’nın savaşta mağlup olmamasına yardım edecek bir yol bulduğunu iade etti.
Türkiye’nin Polonya’nın uzun müddettir stratejik ortağı olduğunu vurgulayan Sobkow, “Türkiye, NATO’da kilit değere sahip bir partner ve müttefik. Türkiye’ye yaptığı her şey için teşekkür ediyorum” dedi.
Sobkow, Türkiye’nin bu bağlamda Polonya, AB ve Avrupalı kurumlarla iş birliği içinde sonuçlanan uğraşlarının devam etmesini beklediklerini kaydetti.
“UKRAYNA’NIN GÜVENLİĞİNİ GARANTİ EDECEK TEK YOL, NATO ÜYESİ OLMASIDIR”
Konferansa çevrim içi katılan Ukrayna Dışişleri Bakan Yardımcısı Yevhen Perebyinis de Moskova idaresinin Zaporijya Nükleer Santrali ile ilgili nükleer tehditlerinin ve mümkün nükleer silah kullanımının kabul edilemez olduğunu belirterek bu tehditlerin tüm dünyanın risk altında olduğunu gösterdiğini söyledi.
Ukrayna’nın Rus işgali altındaki bölgeleri kurtarabilmek için uzun menzilli topçu roketlerine, mühimmata, savaş uçaklarına, zırhlı araçlara, sivillerin güvenliğini sağlamak ve kritik altyapıları Rus hücumlarından korumak için hava savunma sistemlerine muhtaçlığı olduğunu söyleyen Perebyinis, “Ukrayna’nın güvenliğini garanti edecek tek yol, NATO üyesi olmasıdır. Ukrayna, NATO üyeliği için resmi başvurusunu halihazırda yaptı” tabirini kullandı.
Perebyinis, Türkiye ile Ukrayna askeri ilgilerine ait Türkiye’nin Ukrayna için ürettiği MİLGEM sınıfı bir korvetin birkaç gün evvel suya indirildiğini anımsatarak “Bu, Ukrayna’nın Türkiye ile askeri iş birliğinin hoş bir örneğidir” dedi.
“SAVAŞIN UKRAYNA’YA MALİYETİ 750 MİLYAR DOLARI GEÇTİ”
Perebyinis, savaşın Ukrayna’ya maliyetine ait “Ülkemizin Rusya’nın askeri saldırısından dolayı yaşadığı toplam ekonomik kayıp 750 milyar doları geçti” diyerek, ülkenin ekonomik gelirlerinin neredeyse yarısının kaybedildiğini söyledi.
Ukrayna’nın altyapı başta olmak üzere tekrar inşası için birinci basamakta 2023-2025 devrinde devreye alınmak üzere 350 milyar dolar, ikinci kademede 2032’ye kadar 400 milyar dolarlık yardıma gereksinimi olduğunu aktaran Perebyinis, bu fiyatın Rus devlet varlıklarından ve oligarklardan karşılanması gerektiğinin altını çizdi.
Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasyl Bobnar da Türkiye’nin Ukrayna’ya sağladığı yardımlar hasebiyle teşekkür ederek “Yardımlarınız sayenizde kazanacağız. Buna inanıyorum” dedi.
