“ÇARPITILDI”
Sözlerinin toplumsal medyada reaksiyon görmesinin akabinde Şen yeni bir açıklamada bulundu. Görüşlerinin çarpıtıldığını savunan Ersan Şen, tabirlerini kullandı.
Ersan Şen’in toplumsal medyadan yaptığı açıklamanın tamamı şu halde:
“Memleketimizde herhalde en sıkıntı iş konuşmak, tartışmak ve kendini anlatmak olsa gerek. Kimileri dinlemeden, başını, sonunu bilmeden linç etmeyi yahut kendi tarafında göstermeyi seviyor. Herhalde siyasi, iktisadi, toplumsal ve türel problemlerin tartışılması hiçbir devirde bu kadar sıkıntı olmadı. Bir değerlendirmeyi istediği yere çekmekte, istediği üzere anlamakta, kırıcı, küçümseyici sözlerle insanı tahkir etmekte üstümüze yok. Elbette kimseyi engelleyemeyiz, ama paylaşılan fikirlerin niyet açıklaması olduğu ve bağlayıcılığının bulunmadığı göz gerisi edilmemelidir. Fikirlerimin dikkate alındığını, hangi tarafın işine yarıyorsa o tarafın memnuniyet duyup öbür tarafın kızdığının da farkındayım. Fikirlerim, sipariş üzerine hazırlanmış niyet açıklamaları değil. Yıllardır makale ve yazılarla esasen şimdiki hususlar hakkında fikirlerimizi paylaşıyoruz, hatta bunları ‘Yorumluyorum’ başlıklı kitaplarda topluyoruz. Bir bardak suda fırtına koparmanın, haksız ithamlarda bulunmanın bir gereği ve yararı yok. Artık son yeni husus ile ilgili görüşümü paylaşıyorum:
ELEŞTİRİLERİMİ ORTAYA KOYDUM
10.04.2023 tarihinde Tv 100 kanalında katıldığım “Eşit Ağırlık” isimli programda; birisi saat 21:35 ila 21:36, başkası ise saat 23:43 itibariyle olmak üzere iki kısmında, şu anda vazifede olan İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Liderlerinin seçim propagandasına katılması ile ilgili görüşlerimi paylaştım. Yayının erken saatlerinde paylaştığım birinci görüşümde sistemden ve yetersiz mevzuattan kaynaklanan fiili durumla ilgili tenkitte bulunurken; yayının ilerleyen saatlerinde ise, misyonda olan İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Liderlerinin seçim propagandasına katılmaları ile ilgili engelleyici, yasaklayıcı bir kararın olmadığını, bu çalışmalara katılabileceklerini, mevcut seçim devrinde Sayın Liderlerin bu çalışmalara katılmalarının alana olumlu yansıdığını tabir ederken, tenkitlerimi de ortaya koydum.
KESİLİP BİÇİLDİĞİ BİÇİMDE DEĞİLDİR
USUL VE ASILLARIN MEVZUATTA AÇIK BİÇİMDE GÖSTERİLMEDİĞİNİ SÖYLEDİM
Bu bahiste yayının erken vakitlerinde paylaştığım birinci görüşümde; seçim öncesi işleri ve gibisi bahislerde, kanaatimce açık ve kâfi düzenlemeler içermeyen sistemimizi “garabet bir sistem” olarak tanımlayarak, bu sistemde karşılığı olmayan, yani mevzuatta açıkça düzenlenmeyen birtakım soruları sordum. Sözlerimi çarpıtma uğraşı içerisinde olan birtakım toplumsal medya kullanıcılarının cımbızla çekip aldığı üzere “belediye liderleri müsaade almadan yahut istifa etmeden seçim propagandasına katılamaz” demedim, olması gerekenin aslında müsaade yahut istifa olduğunu, fakat mevzuatımızda seçimle geldiği misyonunun başında olması gereken belediye liderlerinin seçim propagandasına katılmaları ile ilgili bir düzenleme olmadığını, adap ve temellerinin mevzuatta açık halde gösterilmediğini söyledim.
Yayının 23:43 saati itibariyle daha uzun formda paylaştığım görüşümün devamında ise; vazifede olan belediye liderlerinin seçim propagandasına katılmasını yasaklayan karar bulunmadığını ve bu cins çalışmalarına yasal mani olmadığını izah ettikten sonra, işin siyasi boyutu olarak Sayın Büyükşehir Belediye Liderlerinin alanda olmalarının olumlu bir hava oluşturduğunu net halde tabir ettim.
Bir sefer daha kıymetli gördüğüm hususlarda istikrarlı görüşlerimi kısaca tabir ediyorum:
1-
2- Cumhurbaşkanının seçim gününe kadar seçim propagandası yapması hürdür ve bunu engelleyen bir karar de yoktur. Hatta Başbakan için öngörülen kısıtlamaya Cumhurbaşkanı tarafından yer verilmemiştir.
3- Büyükşehir ve ilçe belediye liderleri tarafından siyasi faaliyetin kısıtlanması, yalnızca siyasi partilerin idare ve kontrol organlarında vazife alma yasağı olarak öngörülmüştür. Bunun dışında, siyasi faaliyette bulunmalarını engelleyen yasal bir düzenleme yoktur. Ek olarak; belediye liderlerinin, birebir anda Cumhurbaşkanı yardımcılığı misyonunu ifa etmelerini engelleyen açık yasal düzenleme olmadığını, lakin bunun uygulamada çeşitli hukuksal sıkıntıları beraberinde getireceğini daha önce bu bahiste kaleme aldığımız ‘Belediye Lideri ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sıfatlarının Birebir Şahısta Birleşmesi Mümkün mü?’ başlıklı yazımızda net formda tabir ettim.
Şahsi görüşüm; seçimle iş başına gelen ve belediye başkanlığını yaptığı kentin tüm vatandaşlarına eşit aralıkta olan ve bu tarafsızlıkla kesintisiz biçimde misyonu gereği hizmet veren büyükşehir ve ilçe belediye liderlerinin, mevzuatta hiçbir kısıtlamaya tabi olmaksızın, müsaade yahut istifa üzere bir koşul öngörülmeksizin, serbestçe misyon yerlerinden, makamlarından uzakta kalmaları ve siyasi faaliyette bulunmaları isabetli değildir. Bu görüşüm; tümü ile mevcut mevzuat kararlarının yeterliliği ile ilgili olup, olan ve aslında olması gereken sistemle ilgili eleştirimden ibarettir. Büyükşehir ve ilçe belediye liderleri müsaade kullanabilir, yetkilerini devredebilir ve misyonu başında olmadığı müddette misyonunun gereklerinin tayin ettiği vekili tarafından yerine getirmesini sağlayabilir. Öteki taraftan; mazeretsiz ve kesintisiz olarak 20 günden fazla mühlet ile vazifesini terk etmesi ve bu durumunda mülki yönetim amiri tarafından belirlenmesi, başkanlık sıfatının düşmesi sebeplerinden birisidir. Tartışma konusu olayda; Sayın Belediye Liderlerinin mazeretsiz ve kesintisiz, müsaadesiz yahut yetki dönemi olmaksızın belediye ile ilgili tüm misyonlarını bir tarafa bırakarak seçim propagandasına katılacaklarına elbette ihtimal vermiyorum. Lakin tekrar belirtmeliyim ki; yasal mahzur bulunmasa da, seçimle gelen belediye liderlerinin, etkin olarak misyonları başında olmaları gerektiği, bu vazifelerinin seçim propagandasına nazaran öncelikli olduğu, mevzuatımızda belediye liderleri ile ilgili bu bahiste açık yasal düzenleme olmamasının ve öngörülebilir metot ve temeller bulunmamasının önemli bir eksiklik olduğu kanaatindeyim.”
Daha önce yazmayı düşündüm, fakat yeni bir tartışma alanı açmak ve spekülasyona sebebiyet vermek istemedim. Şimdi bir nebze gerek oldu; kimseyi ikna etmek veya düşüncelerini değiştirmek gibi bir niyetim yok, sadece bilgi amaçlı…
— Ersan Şen (@ProfDrErsanSen) April 11, 2023
