Yargıtay 2. Hukuk Dairesi emsal br karara imza attı. Uzun müddettir torunlarını göremeyen dede torunlarının velayetinin olduğu gelinine dava açtı. “Davacı dede ile torunları A.Y.(4) ve Ö.İ.(5) ortasında birinci derece mahkemesince ‘her ayın 3. hafta sonu Cumartesi günü saat 10.00-17.00 ortasında bir uzman nezareti ile görüştürülmek suretiyle şahsî münasebet kurulması‘ biçiminde ferdî ilişki” tesis edildi. Davacı dede kararı temyiz etti.
Dosyayı temyiz incelemesinde ele alan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, bozma ilamında şu sözlere yer verdi:
“İlk derece mahkemesi tarafından kurulan ferdî bağlantı, dede ve torunları ortasındaki sevginin ve irtibatın kurulmasına kâfi olmadığı üzere, uzman nezareti ile ferdî münasebet, torunlar ile dede ortasındaki bağların güçlendirilmesine, şahsî alakanın hedefine uygun düşmemektedir. Davacı dede ile torunları ortasında düzenlenecek şahsî bağın, davacı açısından torun sevgisinin tadılması ve hasret giderilmesi, küçükler açısından da bir sevgi ortamında büyümesi ve gelişmesini sağlayacağı üzere hısımlık bağlarının da kuvvetlenmesini sağlayacaktır. Açıklanan sebeplerle, tarafların başka kentlerde yaşadıkları da dikkate alınarak, dede-torun hissini tatmine elverişli, yatılı olacak halde, uzman nezareti gerektirmeyen daha uygun periyodik ferdî bağ tesisi gerekirken, yazılı biçimde karar kurulması gerçek bulunmamış bozmayı gerektirmiştir.”
